Blog İpuçları etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Blog İpuçları etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

22 Ocak 2014 Çarşamba

Bloglama Stratejisi

“Blog” kavramının temelinde yatan hikaye; insanın bilgisini, duygusunu, düşüncesini, deneyimini, zevkini karşıdakine ulaşıtrmaktır. Basit düşündüğümüzde hepimiz bu yüzden blog yazıyoruz değil mi? Ancak kimileri bunu istediği ölçüde başarabilirken, kimileri sadece çevresindekilere ulaşabiliyor. Peki aradaki fark ne? Birçok etken sayabiliriz elbette. Benim üzerinde durmak istediğim konu ise stateji. Yani hedefe ulsaşmak için saptadığmız plan. Sürdürülebilir, doğru bir strateji ile blogunuzun hedeflerine daha kolay ulaşabileceğinize inanıyorum. Aşağıda, Blog Hocam’a uyguladığım bloglama stratejisinden genel olarak bahsetmeye çalıştım.

bloglama stratejisi

1. Planlama

Her işimde olduğu gibi blog yazarlığında da planlı programlı hareket etmeye özen gösteriyorum. Dolayısıyla her ay oturup istatistikleri analiz eder, okuyucu taleplerini değerlendirir, trend konuları ve aklıma gelen yeni fikirleri not alırım. Daha sonra beyin fırtınası yaparak yazabileceğim konuları belirler ve bunların listesini yaparım.

Ardından belirlediğim konuları içerik takvimine yayınlayacağım günlere yerleştiririm. Yani hangi gün hangi yazıyı yayınlayacağımı daha en baştan planlarım. Böylece önceliklerimi ve yapmam gerekenleri düzene koymakta daha başarılı oluyorum.

2. Araştırma

Bazen kişisel görüş ve deneyim içeren yazılar yazsam da genellikle bilgi veren, öğretici içerikler oluşturuyorum. Bunlar blog yazararını yönlendirici nitelikte yazılar olduğu için onlara doğru ve detaylı bilgi vermenin şart olduğuna inanıyorum. Bu yüzden yazacağım konu hakkında çok detaylı bir araştırma yaparım.

Konuyla ilgili daha önce yazılmış yerli ve yabancı kaynakları araştırır, makaleleri ve röportajları okur, gerektiğinde kendi deneme ve testlerimi yapar, bunları ekran görüntüleriyle desteklemeye çalışırım. Araştırma aşaması en fazla vakit alan ve emek gerektiren aşamadır ama sonunda ortaya çıkan ürünü gördüğünüzde “uğraştığıma değdi”
diyebiliyorsanız sorun yok :)

3. Yazma

Artık yazacağım yazının taslağı hazırdır. Benzetmek gerekirse un, su ve şekerimi önüme amışımdır, sıra helvayı kavurmaya gelmiştir.  Başlık belirleme, yazıyı biçimlendirme, imla ve yazım yanlışlarını düzeltme gibi işlemler bu aşama gerçekleşir. Bakıldığında en kolay aşama gibi gözükse de en çok hatayı yaptığım aşamanın yazma aşamsını olduğunu itiraf etmeliyim.

4. Pazarlama

Yazıyı yayınladıktan sonra pazarlama, tanıtım, promosyon adına ne derseniz deyin zorlu bir sürece girilir. Öncelikle sosyal medyada paylaşmak için yazının linkini kısaltırım. Daha sonra aktif kullandğım sosyal medya platfomlarında yazıyı farklı gün ve saatlerde paylaşmak üzere programlarım. Bitti mi? Elbette hayır…

Yazdığım konuyla ilgi çelitli forum ve bloglarda yapılan tartışmalan olup olmadığına bakar, varsa bu tartışmalara katılarak yazıyı pazarlamaya çalışırım.

5. Etkileşim

Bu aşama bazenen keyif aldığım, bazen de çileden çıktığım aşama oluyor :) Etkileşim aşamasında okuycuların yazıya yadzığı cevapları ve sosyal meyda üzerinden gelen tepkileri değerlendiririm. Yorumlara cevap vermek, insanlarla etkileşime geçmek blog yazarlığının en keyifli taraflarından biri sanırım. Bir de şu ne idüğü belirsiz spammerlar olmasa :)

Bu aşamada yazıya yapılan yorumları ve gelen tepkileri çok ciddiye aldığımı belirtmeliyim. Etkileşim aşaması, sonraki yazılarım için yeni fikrler bulmama, okuyucu sadakatını arttırmama ve herşeyden önemlisi insanlara yardımcı olarak kendimi iyi hissetmemi sağlıyor.

6. Ölçümleme

Geldik kendimle yüzleştiğim aşamaya. Bu aşamaya genellikle her ay sonu, yeni ayın planlamasnı yaparken geçerim. Çünkü ölçümle aşamasında neyi doğru neyi yanlış yaptığımı görür, hatalarımla yüzleşir, sonraki yazılarım için bu hatalardan ders çıkarmaya çalışırım.

Ölçümlme aşamasında Google Analytics bana yardımcı olur. Yazı kaç kez okunmuş, yazıyı okuduktan sonra kaç kişi blogu terk etmiş, yazıya kaç yorum gelmiş, sosyal medyada ne kadar paylaşılmış, ilgili kelimelerde SERP performansdı nedir gibi sorulara bu aşamada cevap bulmaya çalışırım.

Ölçümlemeden sonra ise tekrar planlama aşamasına geçerim. Yani bu bir yaşam döngüsüdür.

Umarım yeni bloggerlara yol göstermiş ve faydalı olmuştur. Sizlerin de bu konuda ki tecrübe ve stratejileriizi okumak isterim. Yorum bölümüne yazarsanız memnun olurum.

Herkese iyi bloglamalar!

30 Aralık 2013 Pazartesi

Bloggerlar İçin Zaman Yönetimi

Google profilimi dikkatli incelediyseniz “Hayatta övündüğünüz şeyler” sorusuna verdiğim
cevabı fark etmişsinizdir. Oraya da yazdığım gibi 1 günü 24 saate sığdırabilmek benim için gerçekten övünülecek bir şey. Hatta o cevabı yazdığımda Blog Hocam’ı yeni açmıştım ve evli değildim. Artık sorumluluklarım ve 1 güne sığdırmam gerekenler çok daha fazla.

 

İster öğrenci olsun ister çalışan, ister evli olsun ister bekar farketmez her blog yazarının benim gibi zaman problemi yaşadığını düşünüyorum. Bu yüzden zamanımızı akılcı kullanarak iş, aile ve sosyal hayatımızı aksatmadan blogumuza da vakit ayırabilmeliyiz. Bunun yolu da zamanı doğru yönetmekten geçer.

Zaman yönetimi konusunda hem kendim hem de diğer blog yazarları için epey araştırma yaptım. Onlarca akademisyen ve profesyonelin zaman yönetmiyle ilgili makale ve sunumlarını okudum. Onlardan öğrendklerimi kendi deneyimlerimle harmanlayarak zaman yönetmiyle ilgili faydalı olacak önerilerde bulunmak istiyorum.

zaman yönetimi

1. Blogunuz İçin Net Hedefler Belirleyin

Hedef belirlemek yanlış şeylerle ilgilenerek zamanı boşa harcamanızı engelleyebilir. Örneğin kendinize hedef olarak haftada 3 yazı yazmayı koyarsanız, hedefiniz olan 3 yazıyı yazmadan blog tasarımıyla uğraşmazsınız. Yani zamanı öncelikleriniz için ayırırsınız.

2. Yazılarınızı Planlayın

Zamanı iyi yöntemek için planlı ve programlı hareket etmek şarttır. Bu yüzden mutlaka br içerik takvimi kullanmanızı öneriyorum. Yazdığınız veya yazmayı düşündüğünüz yazıları takvimde yayınlanacak güne koyun ve takvime daime sadık kalın.

3. Dikkatinizi Dağıtan Şeylerden Uzak Durun

Blogunuza ayırdığınız zamanın çoğunu yazı yazmaya harcıyorsunuz sanırım. Araştırma, yazma, düzenle gibi işlemler bazen saater sürebiliyor. Bu süreyi optimize etmek için yazı yazarken dikkatinizi dağıtan ve sizi oyalayan şeylerden uzak durun. Örneğin sosyal ağlarınızı veya anlık meajlaşma programlarınızı, televizyonunuzu hatta cep telefonunuzu bile o an için kapatbilirsiniz.

4. Aynı Anda Tek Bir İşe Odaklanın

Zamanı verimli kullanmamızı engellleyen en önemli sorunlardan biri “multi tasking” yani aynı anda birden fazla işe odaklanmaya çalışmak. Bir işi kusursuz yapabileceğiniz bir zamanda iki işi yarım yamalak yapmak istemiyorsanız bundan kaçının.

5. Rutinleriniz Olsun

Rutin kelimesi sıkıcılığı çağrıştıran bir kelime olsa da söz konusu zaman yönetimi olduğunda size büyük avantajlar sağlayabiliyor. “Her hafta Pazar günü 3 saatimi içerik oluşturmaya ayırırım”, “ yazı yazarken belli yazı şablonlarını kullanırım” gibi rutinler bir işi daha kısa sürede yapmanızı sağlayacaktır.

6. Blog Yazdığınız Yerde Organize Olun

Blog yazılarınızı yazdığınız ortamın ne kadar önemli olduğunu hiç dşündünüz mü? Kendimden örnek vereyim; evde sessiz ve tek başıma olduğum bir ortamda 1 saatte oluşturabileceğim bir içeriği ofiste telefonlar, ziyaretçiler, işler derken 4-5 saatte oluşturuyorum. Bu yüzden herşeyin elinizin altında olduğu, rahatsız edilmediğiniz bir ortamda blog yazmak, vaktinizi daha verimli kullanmanıza yol açacaktır.

7. “Hayır” Demeyi Öğrenin

Eminim çoğunuz hergün gerek sosyal medya hesaplarınız gerek de e-posta ile onlarca mesaj alıyorsunuzdur. Bunlar arasında sizden türlü rica ve isteklerde bulunanlar oluyordur. Eğer blogunuza ayırdığınız kısıtlı vakti en iyi şekilde değerlendirmek istiyorsanız, bu mesajların bir kısmına kibarca “hayır” demeniz gerekebilir.

8. En Yüksek Olduğunuz Zamanı Bilin

Herkesin kendini iyi hissettiği, enerjisinin yüksek olduğu günler ve saatler mutlaka vardır. Önemli olan buzaman dilimini bilmek ve kendini o anlara göre programlamaktır. Örneğin ben pazar akşamları kendimi “yüksek” hisseder ve elimden geldiğince içerik üretmeye çalışırım.

9. Kendinizi Ödüllendirin

Zaman yönetiminde planlı hareket etmek, hedefler koymak ve belirlenen sürede bu hedeflere çok önemlidir. Bu yüzden belirlediğiniz sürede belirlediğiniz hedefe ulaştığınızda kendinizi mükafatlanırın. Planınıza sadık kalmanızı ve motive olmanızı sağlayacaktır.

Söz Sizde

Evlendikten sonra bloga ayırığım zamanda azalma olduğunu eminim fark etmişsinizdir. 1-2 sene önce övündüğüm şey olan “1 günü 24 saate sığdırmak” özelliğimi yavaş yavaş kaybediyorum sabırım. Diğer evli blog yazarları ne durumda merak ediyorum. Haftada kaç yazı yazabiliyorsunuz ve blogunuza nasıl vakit ayırabiliyorsunuz? Öneri ve tecrübelerinizi paylaşırsanız sevinirim.

25 Aralık 2013 Çarşamba

Az Zamanda Çok Ziyaretçi Getiren Siteler

Blogların en büyük sorunların biri yeteri kadar ziyaretçi çekememek yani hit alamamak. Bir blog sitesine ziyaretçi çekmnin en iyi yolu benzersiz içerikler üreterek bunları Google dizinine eklemek ve arama sonuçlarında üst sıralara çıkmaktır. Fakat bu iş göründüğü kadar kolay değildir. Rekabete göre yazdığınız makalenin üst sıralarda çıkması güçleşebilir.

Google ve diğer arama motorlarından gelen hitler dışında diğer önenmli hit kaynağı ise sosyal ağlardır. Facebook ve Twitter başta olmak üzere Pinterest, LinkedIn, Google+ gibi sosyal ağlar blogların en önemli 2. hit kaynağıdır. Bunun için sosyal medyayı aktif kullanmak ve yüksek takipçi sayısına sahip olmöanız gerekmektir. Yani sosyal ağlardan ziyaretçi çekmek de  uzun zaman alabilir. 

Kısacası ziyaretçi trafiğinizin çok büyük bölümünü oluşturan organik ve sosyal trafik alma işi zaman ve çok çalışma ister. Ben bu yazıda daha az ama daha çabuk hit getirecek yönlendirme trafik kaynaklarından ve ziyaretçi getirecek sitelerden bahsedeceğim.

Forumlar

Hergün binlerce kişinin ziyaret ettiği ve bilgi paylaşımında bulunduğu forumlar, bloglar için önemli hit kaynaklarıdır. Blog Hocam’ın okuyucu kitlesi blog yazarları olduğu için ben daha çok WMAracı, Webmastersitesi ve İyinet gibi forumlarda paylaşımlar yaparak ziyaretçi çekmeye çalışıyorum ama Türkiye’de hemen her konuya özel forumlar olduğu gibi tüm konuların bir arada bulunduğu ForumTR gibi genel forumlar da var.

1. Blogunuzu Tanıtın: Forumlardan nasıl ziyaretçi çekeceğinize gelirsek bunun pek çok yolu var. Örneğin işe blogunuzu tanıtarak başlayabilirsiniz ama bunu forum kurallarına uygun şekilde yapmalısınız. Forumların çoğunda forum iyelerinin kendi sitelerini tanıtmak için ayrılmış bölümler vardır. Buraya yeni bir konu açarak blogunuzu binlerce kişiye tanıtabilirsiniz.

blog tanıt

2. Blogunuzu Kaynak Göstererek İçerik Paylaşın: Forumlar bilgi paylaşımı üzerine kurulmuş topluluk siteleridir. Dolayısıyla insanlara bilgi veren konular her zaman çok ilgi görür. İlk olarak blogunuzda paylaştığınız ve çok faydalı olduğunu düşündüğünüz bir içerik yeteri kadar ilgi görmediyse bunu forumlarda paylaşıp esas yazınıza kaynak vermek çok etkili bir ziyaretçi kazanma yöntemidir.

kaynak göstermek

 

3. İnsanlara Yardımcı Olun: Forumlarda pek çok insan soru sorar ve diğer forum üyelerinden yardım bekler. Eğer cevabını bildiğiniz ve daha önce blogunuzda paylaştığınız bir soru görürseniz, kişiyi cevap için blogunuza yönlendireblirsiniz.

Yardımcı ol

 

4. İmza Bölümünü Kullannın: Forumların çoğunda imza bölümünde link paylaşmak serbesttir. İmzalar her yazınızın altında görüneceği için imza bölümüne blogunuzun linkini koyduktan sonra forumda ne kadar aktif olursanız o kadar çok ziyaretçi çekme şansınız olur.  Benim WMAracı’nda premium üyeliğim olmadığı için imzamda link paylaşmıyorum ama direkt url olarak veya başka şekillerde blogumdan bahsedebiliyorum.

imza
5. Profilinizi Doldurun: Bir foruma üye olduktan sonra profil bilgilerinde kişisel bilgilerinizin yanında web sitesi bilgisi seçeneği de mutlaka vardır. Bu ölüme blogunuzun adresini yazarsanız profilinizi ziyaret eden kişileri blogunuza yönlendirebilirsiniz.

profil


Popüler Bloglar

Son yıllarda oldukça popüler hale gelen blogları artık hergün milyonlarca kişi ziyaret ediyor. Bu bloglar arasında popüler olanları sürekli takip ederek hit kaynağı olarak kullanabilirsiniz. Nasıl mı? İşte birkaç örnek;

1. Konuyla İlgili Link Bırakın: Okuduğunuz yazıyla ilgili kendi blogunuzda başka bir içerik varsa bunu paylaştığınız yorumlar genellikle yayınlanır. Çünkü spam görüntüsünden uzaktır ve yorumu okuyan kişiye fayda sağlayacaktır. Özellikle popüler bir blogun çok okunan bir yazısında ilk yorum yazan kişi olmayı başarırsanız ciddi bir hit getirecektir.

yorum link
2. URL’nizi Yazın: Popüler blogların yorum bölümünden ziyaretçi çekmenin en kolay yolu yorum formundaki adres kısmını doldurmaktır. Yorum bölümlerinde adres kısmını doldurmak zorunlu olmadığı için yazmıyor olabilirsiniz ama yukarıda da belirttiğim gibi popüler bir blogun çok okunan bir yazısına ilk yorumu siz yazarsanız ciddi bir hit getirecektir.

yorum-url

 

3. Misafir Yazar Olun: Bloglardan nitelikli ziyaretçi çekmenin en etkili ve en etik yöntemi konuk yazar olmaktır. Ancak burada sorun doğru blogu bulmak. Popüler bloglar konuk yazar kabul etmeyebiliyor veya kriterlerini çok yüksek tutabiliyorlar. Bu yüzden sizinle benzer konuda yayın yapan, trafiği nispeten düşük ama düzenli okuyucusu olan bloglar bulmalısınız.

misafir
Soru Cevap Siteleri

Kullanıcıların sorularını gönderdikleri ve diğer kullanıcıların o soruyla ilgili cevaplarnı paylaştıkları bu platformların dünyadaki öncüsü Yahoo Answers ama ülkemizde ne yazık ki bu kadar popüler bir soru cevap platformu yok. İçeriği nedeniyle Blog Hocam’a en çok ziyaretçi gönderen soru cevap sitesi Google Blogger ürün grupları. Bunun sonra en çok trafik gönderen soru cevap sitesi Kızlar Soruyor.

cevap
Siz de internetteki soru cevap sitelerine kayıt olup, buralarda içeriğinizle ilgili sorulan sorulara blogunuzun linkiyle birlikte cevap yazarak kolayca ziyaretçi çekebilirsiniz.

Makale Dizinleri

Article marketing dediğmiiz makale pazarlaması ülkemizde pek yaygın olmadığı gibi bu konuda kaliteli bir makale dizini bulmak da çok zor. Blog Hocam’ın ilk zamanlarında, makale dizinleri arasına en  popüleri ve kalitelisi diyebileceğim Makale Marketi’ne yazı gönderek ziyaretçi kazanmışlığım vardır.

makale
Makale Marketi veya diğer makale dizinleri hemen her konuda kategori içerdiğinden tüm bloglar için uygundur. Makalelerinizin içine yerleştireceğiniz linkler ve künye bölümüne koyacağınız linkler ile blogunuza ziyaretçi kaznandırabilirsiniz.

Sosyal İmleme Siteleri

İlerleyen haftalarda yazacağım bir yazıyla sosyal imlemenin hit dışındıki faydalarınan da bahsedeceğim ama bu yazıda hit katkısından söz edelim. Çoğu kaynakta olduğu gibi sosyal imleme sitelerinde de Türkiye’de büyük bir eksik var. Çoğu blogcu gibi ben de sosyal imleme için sadece Yazarkafe’yi kullanıyorum ve resimde de göreceğiniz gibi buradan ciddi hit alıyorum.

yazarkafe

 

Ne yazık ki Reddit, Delicious, Stumbleupon gibi dünyaca ünlü sosyal imleme sitelerine gönderilen türkçe içerikli yazılara pek tıklanmıyor. Oyyla ve İm.web.tr gibi Tükçe sosyal imleme siteleri ise maalesef çok kalitesiz ve yine pek fayda sağlamıyor. Bu yüzden Bumerang’da altın üye olmaya çalışmanızı ve Yazarkafe hizmetinden faydalanmaya başlamanızı öneriyorum.

Komünite Blogları

Yıllar önce Bildirgeç ile ünlenen komünite bloglarının bugün en popüler örneği Milliyet Blog diyebilirim. Yüzlerce blog yazarı farklı kategorilerde yazılarını Milliyet Blog’da yayınlayarak geniş kitlelere ulaşabiliyorlar. Ben de burada 1-2 yazı yayınlayarak Blog Hocam’a ziyaretçi kazandırmıştım.

milliyet
Milliyet’te blog yazarken proflinizde, yazılarınız içerisinde veya sonunda blogunuza bağlantı verebiliyorsunuz. Eğer bu bağlatılar konuyla ilgili ve aşırı olmazsa editörler izin verebiliyor. Böylece çok sayıda ziyaretçi kazanabiliyorsunuz.

Alternatif Sosyal Ağlar

Sosyal ağ dendiğinde akla gelen siteler bellidir; Facebook, Twitter, Google+, Pinterest ve LinkedIn. Fakat bunlar dışında daha niş, daha az popüler ama sıkı müdavimleri olan alternatif sosyal ağlar da var. Bunlardan benim en sık kullandıklarım Quup ve Inploid.

inploid
Bu tür alternatif sosyal ağlarda tarttışmalara katılarak ve yazılarınızı paylaşarak kolayca ziyaretçi sayınızı arttırabilirsiniz. Popüler sosyal ağlara takılıp kalmayın, alternatifleri de deneyerek size katkısını ölçün.

Dizinler

Türkiye’de dizin dendiğine akla DMOZ gelir. DMOZ insanlar tarafından oluşturulan bir dizin olduğu için Google’ın gözünde çok değerlidir ama hitinize pek katkısı yoktur. Hit için size önereceğim en kaliteli dizin, Hürriyet’in servisi olan Hurlist.


hurlist


Hurliste’e site eklemek için Bumerang üyesi olmanız yeterli. Üyelik tipinizin önemi yok. Biünyesinde binlerce site olan Hurlist, etiketleme ve öneri sistemi sayesinde sıradan bir dizine göre gayet iyi trafik gönderiyor.

Söz Sizde

Blog Hocam’da kullandığım kısa zamanda ziyaretçi çekmeye yönelik siteler bunlardı. Ziyaretçi yazlığından şikayetçi olan blog yazarlarının işine yarar umarım. Eğer sizin kullandığınız başka siteler veya yöntemler varsa lütfen bizle paylaşın.

18 Aralık 2013 Çarşamba

Türk Blogosferinde Başarı İçin 3 Yıllık Gözlemler

Blog Hocam’ı açalı neredeyse 3 sene oldu. Bu, benim Türkçe içerikli yazdığım en ciddi ve en uzun soluklu blog deneyimim oldu. Açık söyleyeyim Blog Hocam’ı açtığımda ne Türk blogosferi hakkında bir deneyimim ne de bir blog yazarı arkadaşım vardı. Hedef kitlesi blog yazarları olan bir blog için çok sıkıntılı bir durumdu aama çok şükür kısa sürede üstesinden geldim. Artık yüzlerce blogger arkadaşım ve Türk blog dünyası hakkında ciddi deneyimlerim var. Bunları sizlerle paylaşmak isterim. Belki blog yazmaya yeni başlayanlara ışık tutar.

dersler

Para Kazanmak İçin acele Etmeyin

Blog yazamaya yeni başlayan herkesin aklında az da olsa bir miktar para kazanmak vardır. Bunun için bloglarını açıp  1-2 içerik girdikten sonra genellikle AdSense’e başvururlar. Ancak tahmin edeceğiniz gibi başvuruları kabul edilmez.

Blog yazarak para kazanmanın tek yolu elbette AdSense değil. Affiliate marketing, direkt reklamlar, advertorial içerik yayınlamak gibi pek çok yöntem mevcut ama yönteminiz ne olursa olsun para kazanmak için acele etmemelisiniz, kazanamazsınız.

Örneğin ben Blog Hocam’ı ilk açtığımda  hiçbir reklam teklifini kabul etmemiş, hiçbir para kazanma yöntemine başvurmamıştım. Çünkü blogu sağlam temellere oturtmadan gelecek 50-60 lira kaynedeceklerimin yanında hiçbir şeydi. Zamanımı ve gücümü içerik oluşturmaya, blogumu geliştirmeye harcadım. Devamı kendiliğinden geldi zaten. Reklam, sponsorluk ve iş ortaklığı teklifleri ardı ardına gelmeye başladı. Bu tekliflerin çok küçük bir kısmını değerlendirmeme rağmen Blog Hocam her ay bir asgari ücret kadar kazandırıyor diyebilirim.

Sevdiğiniz Şey Hakkında Blog Yazın

Google’da en çok aranan ve bana en çok sorulardan biridir “hangi konuda blog yazmalıyım?” sorusu. Affiliate marketing yapacakları bir kenara bırakırsak benim gibi yazmayı ve paylaşmayı seven, bu işi keyif için yapaccak kişiler bu sorunun cevabını kendileri vermelidir.

Bundan yaklaşık 3 yıl önce yani kafamda Blog Hocam fikri yokken ama içimdeki blog yazma isteğine karşı koyamazken  “ne yazsam” diye ben de düşündüm. Daha önce bahsettiğim huni yöntemi sayresinde “blog yazarlığı“ hakkında yazmaya karar verdim ve bir kez daha gördüm ki huni yöntemi gerçekten işe yarıyormuş.

Bildiğiniz, ilgi duyduğunuz, sevdiğiniz bir konuda blog yazmanın sayısız faydası var. Herşeyden önce yazarken keyif alaıyorsunuz, yazı konularını araştırırken yeni şeyler öğreniyorsunuz, kolay kolay tükenmişlik hissi yaşamıyorsunuz ve en önemlisi o konudaki kanaat önderlerinden biri haline gelebiliyorsunuz.

Sosyal Medya Hesaplarınızı Aktif Bir Şekilde Kullanın

İstatistikleri tam olarak bilmiyorum ama Türkiye’de ki Facebook ve Twier kullanımının çoğu ülkenin üstünde olduğuna eminim. Blog Hocam’ı kurduğumda sosyal medya platformlarında da hesap açmış fakat uzun süre aktif olarak kullanmamıştım. Türk internet kullanıcısının bu kadar Twitterkolik veya Facebookkolik oladuğunu tahmin etmemiştim. Çünkü ben öyle değildim :) Zamanla anladım ki sosyal meyda ciddi ciddi yatırım yapılması gereken bir mecraymış.

Türkiye’de BH dahil hemen her blogun trafik kaynaklarında, tanıtım  ve iletişim kanallarında sosyal medya ilk 3’te yer alıyor. Bu ne demek? Blogunuzun daha çok okunmasını, daha fazla kişiye ulaşmasını, okuyucuyla daha kolay iletişim kurulmasını sağlaması açısından sosyal medya eşsiz br platfom. Özellikle Türkiye’de.

Günümüzde sosyal medyaya fazlasıyla önem vermeli, oralara özel içerik üretmeli, kısacası sosyal medyaya yatırım yapmalısınız.

Konu Dışına Çıkmayın

Türk blogosferinde en zor şeylerden biri sadık, düzenli olarak  blogu ziyaret eden, yorumlarla katkıda bulunan bir okuyucu kitlesi oluşturmak. Bunun temel sebebi ise belli bir konuda yoğunlşamamak yani niş olamamak. Türk blogcusunun diğer ülkelerin blogcularından en büyük farkı da bu. Bizim için önemli olan şey hit. Gelsin de nasıl gelirse gelsin, kim gelirse gelsin mantığındayız. Yabancılar ise sadece yazdığı konuyla ilgili kişilerin gelmesini ister. Çünkü bilir ki bir komünite, bir okuyucu kitlesi oluşturmanın en önemli yolu budur. Bu yüzden belli bir konuya odaklanır ve o konuda yazarlar. Sırf hit getirecek diye konu dışına çıkmazlar.

Bence Türk internet kullanıcısı ve Türk blog okuyucusunun böyle niş bloglara ihtiyacı var. Yazdığa konuya bağlı, tutarlı bloglara gösterilen ilgi artıyor ve artacak da. Dikkat ederseniz o tür blogların sadık bir okuyucu kitlesi olduğunu, yorum bölümünde çok güzel diyalogların geçtiğini görürsünüz. Böyle bir blog sahibi olmak istersiniz öyle değil mi? O halde kendinize bir konu belireyin ve tabiri caizse o konuya yapışın.

Okuyucularla İletişim Kurun

Bir kişiye bloga bağlamanın çeşitli yolları var. Bunların başında blogun tasarımı, içeriğin kalitesi, ve yazarın tonunu sayabiliriz. Fakat biz Türkler sıcak kanlı ve duygusal bir toplumuz. Birbirimizle bağ kurmak için somut şeylerden çok duygulara ihtiyacımız var.

Blogunuzu ziyaret edenlerle iletişim kurmak, onların yorumlarını ve fikirlerini önemsemek, sorularını samimi bir şekilde cevaplamak onları blogunuza bağlayacak, hatta onlar sayesinde yeni okuyucular kazanmanızı sağlayacaktır. Dolayısıyla her platormda onlarla iletişim halinde olun, onları önemsediğinizi hissettirin.

Her Zaman En İyi İçeriği Sunun

Bloglar, dijital dünyada insanların içerik ihtiyacını karşılayan en önemli mecralardır. Dolayısıyla aslında içeriğiniz kadar kaliteli bir blogsunuzdur. Göreviniz belli; iyi içerik üretmek.

Yazdığınız konuda yüzlerce blog, binlerce içerik olabilir. İnsanların sizi tercih etmeleri için daha iyi  ve fark yaratacak içerikler üretmelisiniz. Blog dünyasında ayakta kalmanın temel şartlarından biridir kaliteli içerik.

Devamlılık ve güncellik blog yazarlığında çok önemli kavramlardır ama sırf blogunuzu güncel tutmak için özensiz ve nispeten kalitesiz içerik üretmek okuyucunun tepkisine yol açabilir. Bunu bizzat yaşadım ve dersimi aldım. Haftada 3 yazı düzenine bağlı kalmak adına zaman zaman BH standartlarının altında kalitede içerikler ürettim ve misafir yazılar yayınladım. Okuyucu bu duruma hemen tepki gösterdi ve beni geri adım attırmak zorunda bıraktı.

Sizlere dee tavsiyem sadık okuyucularınıza değer verin ve onlara hakketiği içerikleri oluşturun. Beklentileri ve ihtyaçları karşılayan içerikler üreterek standartlarınızı koruyun.

 

Söz Sizde

3 yıllık Blog Hocam serüvenimde Türk blog dünyasına dair gözlemlerim ve deneyimlerin sonucunda verebileceğim temel tavsiyeler bunlardı. Kişisel deneyim ve görüşlerim olduğu için sizin de blog dünyasında gözlemlediğiniz, blog yazmaya yeni başlayacaklara ışık tutacağını düşündüğünüz şeyleri okumak isterim. Sonuçta her blog ayrı bir maceradır…